2 Kasım 2012 Cuma

Kararsızlık

Kararsızlıktır insanın eceli, belki de geleceği...
Ölmek mi kalmak mı bilemezsin,
Beklersin sabırsızca.
Karamsar olmayım dersin ama yenik düşersin.

Mutlu olduğun anlarda gelir kapını çalar umutsuzluk,
Açmak istemezsin ama merakta edersin geliş sebebini.
Korkarak yanaşırsın kapıya ve açmak zorunda kalırsın
Beklediğin misafir gelmiştir.
Davet edersin içeriye, bir çay, bir kahve, bir su...
İkram etmek istersin ama
Boğazın düğümlenir ve titrersin.
Soramazsın "Ne alırdınız?" diye...

İçindeki fırtınalar işte o zaman kopar.
Dağıtır her şeyi, toz duman olur her yer.
Kafanı kaldıramazsın.
Gözünü açamazsın bedenin yorgun düşer

Neden geldin ha?
Neden gelmeden haber vermedin ey Umutsuzluk, karamsarlık...
Hazır değildim belki.
Mutluluklarımla mutluydum belki neden hiç sormadın?

Şimdi gitti benden. Bende olanlar başkasının oldu.
Eksik kaldım kendimden,
Dört duvarım vardı onu da yıkıp gittin.
Dili yoktu belki ama dinlemesini biliyordu.

Ey umutsuzluk..
Gelişin de gidişinde neden hep olumsuzluk?
Belki sensiz hayatın tadı yok,
Sen olmazsan mutluluğun tanımı yok belki...
Dedim ya haber etseydin bari,
Hazırlardım kendimi sana
Az da olsa mutluluklarımı saklardım senden.
Yatağın altına, gardolabımın gizli bölmesine

Umutsuzluk sen yıkarsın en yüksek hayalleri..
Adında meymenet yok ki..
Baksana şöyle bir kendine,
U-Mutsuzluk.
İsiminde senin gibi, içinde gizli mutsuzluk .
Gelişin de gidişinde hep olumsuzluk...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder